HEKİM BAKIŞIYLA COVİD-19 PANDEMİSİ-Doç. Dr. Bedia Dinç

Aralık 2019’da Çin’in Hubei Eyaleti Wuhan şehrinde nedeni tespit edilmeyen vakaların Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’ne bildirilmesiyle başlayan çalışmalar, daha sonraki dönemde pandemi olarak tanımlanacak olan bir süreci başlattı. Yeni tanımlanan bir etkenin varlığında, insanoğlunda bilinmeze karşı var olan korku ve endişe duygusu, söz konusu sağlık ve bir salgın olunca daha da yoğun hissedildi. Hekimler genellikle soğukkanlı ve kontrollü insanlar olmakla birlikte, tarihte yaşanmış olan salgınların sağlık etkileri ile sosyolojik ve ekonomik boyutlarına olan farkındalığımız sürece daha tedirgin başlamamıza neden oldu.

Gündelik yaşamda yakın çevremizde, il, ülke ve ülkeler düzeyinde hastalıklar için normal kabul ettiğimiz vaka sayılarındaki artış ve bu vakaların birbiriyle ilişkili olması salgını düşündürür. Bilinen bir etkenle gerçekleşen salgınlarda süreci yönetmek nispeten daha kolaydır. SARS-CoV-2 bilinen bir virüs ailesine mensup olmakla birlikte, özelliklerinin ve klinik seyrinin aynı aileden diğer virüslerle ne kadar benzeştiğini öğrenmemiz zaman aldı. İşte bu süreçte etkenin kıtalararası yayılımının gerçekleştiği PANDEMİ tanımıyla karşılaştık.

Sağlık tesislerinde rutin çalışmalarımızı yürütürken, salgına neden olan yeni etkeni tanımaya çalıştık. Klinik deneyimlerimiz ile birlikte konu hakkında yayınlanan makaleleri okuyup özümseyerek online toplantılarda meslektaşlarımızla ve makaleler ile tıp dergilerinde paylaştık. Sağlık Bakanlığımız tarafından yeni gelişmelere göre sürekli güncellenen tanı ve tedavi rehberlerini takip ederek bilgilerimizi güncellemeye ve hastalara yararlı olmaya çalıştık…

Tüm dünya, bu süreçte virüs, pandemi, karantina, halk sağlığı, tomografide buzlu cam, PCR testi, filyasyon, aşı, antikor gibi terimleri duydu ve kısmen bunları öğrendi. Tüm sağlık profesyonelleri olarak akademik anlamda zaten bildiğimiz bu terimleri COVID-19 pandemisine uyarlayarak ve sürekli güncelleyerek öğrenmeye devam ettik hala da devam ediyoruz…

Tüm insanlık olarak, normal bir hayat yaşarken olağan karşıladığımız davranışlardan, iletişimden yoksun kalmanın ne olduğunu öğrendik…

Komşuya teklifsiz kahve içmeye gitmenin lüksünü, kapı çaldığında karşımızda gördüğümüz kurye görevlisine öcü gibi bakmadan bir bardak su ikram etmenin lüksünü, biz sağlık çalışanları eve geldiğimizde evladımıza endişe duymadan sımsıkı sarılmanın lüksünü özledik…

Küçücük bir RNA virüsü tüm insanlığı biraz silkeledi evet ama bu işin üstesinden gelecek olan yine bizler ve bizlerin sağduyusu olacak. Maske, mesafe ve temizliğe dikkat ederek hep birlikte bu işin üstesinden geleceğiz.

Sağlıklı, huzurlu günlerde bir araya gelmek dileğiyle.

Doç. Dr. Bedia DİNÇ

Geleceğe GÖNDERiler

Geleceğin, kişilerin hayalleriyle ve yaptıklarıyla şekilleneceğinin farkındayız. Herhangi bir şeyi daha iyiye götüreceğine inandığınız bir düşünceniz mi var? Herhangi bir konuda yeni bir fikriniz mi var? “Buldum” dediğiniz bir şey mi icat ettiniz? Heyecanınızı yürekten paylaşıyoruz. “Geleceğe GÖNDERi”lerinizi bizimle paylaşın, destek olalım! Lütfen görüş ve önerilerinizi gonder.carfu@gmail.com eposta adresi ile bizimle paylaşın. Köşe Yazıları bölümünde yazı […]