İş yeri ve güven-İsmail Belen

Çok değerli bir dostum Doktora çalışması için aşağıdaki soruları sormuş, ben de bu cevapları vermiştim 2013 yılı Haziran ayında.  Dosyaları gözden geçirirken denk geldim…

Sayın Genel Müdür Yardımcım, sorularımı gönderiyorum, çok acelem yok ancak en fazla iki hafta içinde, kısa ve resimli bir özgeçmişle dönebilirseniz sevinirim.  Şimdiden çok teşekkür ederim, Saygı ve sevgilerimle.

 

1.İş yerinde güven ortamını nasıl oluşturuyorsunuz?

  • Bana göre güvenin temelinde sevgi vardır. Eğer siz kendinizi ve arkadaşlarınızı severseniz güven de kendiliğinden tesis edilmiş olur.
  • Sevmek için; tanımalısınız. İnsan tanımadığını sevmez. Sevip sevemeyeceğini bilemez. Tanınmayan, bilinmeyen insan sevilemez. Bu insanın kendisi için de geçerlidir.
  • “İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendini bilmezsen, ya nice okumaktır”  dizeleri bu konudaki felsefemi daha iyi açıklamaktadır.

2. Vizyonunuzu nasıl oluşturursunuz, çalışanlarınızı ortak bir vizyon etrafında nasıl birleştirirsiniz?

  • İş yeri iletişiminde yazı esas olmalıdır. Daha doğrusu yazılı belge esas olmalıdır.
  • Yazılı belgeler oluşturulurken hem kendi içimizden, hem de dışarıdan bizim çalışmalarımızı etkileyebilecek tüm faktörler incelenmeli, irdelenmeli, beraberce müzakere edilmeli, ardından ortak vizyonumuzu belirten belgeler müştereken hazırlanmalı ve bundan sonra takip edilmelidir.
  • Kurum veya ekip büyüdükçe kontrol etmek, ani hareketlerde bulunmak zorlaşıyor. Mesela bir bisikletle ani manevralar yapmak mümkün, son saniyede yönünüzü değiştirebilirsiniz. Hızlı davranabilirsiniz. Ama bir gemi veya uçakta iseniz; rotanın önceden belli olması, saatlerin belli olması ve bunun diğer paydaşlarca biliniyor, kabul edilmiş olması zaruridir. Havaalanına inişe geçtiğinizde dönmeye kalkarsanız; muhtemelen kaza yaparsınız, kaza olmazsa bile yolcularınız bu dönüşten panikler, memnun kalmaz. Sizden sonra inecek veya uçacak olanlar bundan muzdarip olur.
  • Özetle eğer birileri ile çalışıyorsanız, bu aileniz de olabilir, beraber düşünüp beraber karar vermelisiniz. Ancak bir karar ihtyacı her zaman zaruridir.

3. Çalışanlarınızın gelişimini nasıl sağlarsınız?

  • Öncelikle paylaşarak, sözlü veya yazılı.
  • Eğer bir ekibin lideri iseniz ekipteki herkesten daha çok bilmek zorundasınız.
  • Birinci aşama zihninizdeki ve gönlünüzdeki bilgilerin, hedeflerin paylaşılması, aynı hedefe aynı duygularla bakılmasının sağlanması. Bunun için beraber yürüdüğümüz arkadaşlarımızın bizimle aynı yöntemle düşünmesini, aynı bilgilerle mücehhez olmasını sağlamak şart.  Aslında dini ve sosyal hayatın uygulaması da böyledir. Cuma ve bayram namazları, dini sohbetler paylaşım yeridir. Partilerin grup toplantıları, Bakanlar Kurulu toplantıları ve Meclis Genel Kurulu toplantıları istişare yeridir ama daha ziyade liderin düşüncelerinin alındığı, paylaşıldığı yerlerdir. Özetle, birinci gelişim aracı yüz yüze sohbetlerdir.
  • İnsanlar hedef konusunda mutabık kaldıktan sonra diğer imkânlar devreye girer.

4. Kurumunuzda yaratıcı fikirler ortaya koyan çalışanlarınızı nasıl desteklersiniz?

  • Mümkünse bu fikirleri hemen uygulamaya koyarak. Tabi, etkisi fazla olacak bir fikir ise öncelikle değerlendirme yapmakta, etki analizi yapmakta fayda var.
  • İkinci olarak, yaratıcı fikir sahiplerinin bu özelliklerini geliştirici yollar bularak. Diğer bir ifade ile bu fikir sahiplerinin çeşitli metotlarla daha da iyileştirilmesini sağlayarak.

 

5. Çalışanlarınızı tanımak için neler yapıyorsunuz?

  • Öncelikle yüzyüze sohbet, ardından yazılı raporlama, üçüncü olarak bir iş üzerinde becerilerini görme yöntemi.

 

 

 

6. Göreve başladığınızdan itibaren kurumunuzda gerçekleştirdiğiniz değişiklikler nelerdir?

Bu konuda detaylı bir rapor hazırlamıştım, manen ve madden destek olduğum, öncülük ettiğim çalışmalarla ilgili bir rapor. Bu raporun tamamını ekte takdim ediyorum. Ama özet olması açısından “İçindekiler” ve “Önsöz” bölümlerini burada sunmak istiyorum.

İçindekilerÖnsöz. 4Özgeçmiş. 51.    Bilgi İşlem Çalışmaları 71.1.     Mevzuat 9

1.2.     İdari Yapılanma, Personel ve Yerleşim.. 9

1.3.     Bilgisayarların Yönetimi, Web Sayfası, Eposta, EDYS. 10

1.4.     Video Konferans; 10

1.5.     Bilişim yarışmalarına iştirak. 11

1.5.1.      2010 eTR – Bilişimde Türkiye Birinciliği 11

1.5.2.      2009 Yılı Bilişim Yıldızları Birincilik Ödülü. 11

1.5.3.      2008 Yılı E-Tr Birincilik Ödülü. 12

1.5.4.      Uluslar arası Esri Kullanıcılar Toplantısında Birincilik. 12

1.6.     Veri Tabanları 13

1.7.     2011 ve Sonrası; 13

2.    Kurumsal Gelişime Dönük Çalışmalar. 14

2.1. Kurumun Yeniden Yapılandırılması 14

2.2. Bölgelerarası İşbirliği 16

2.3. Çarşamba Konferansları; 19

2.4. Kurumsal Kimlik Çalışması; 20

2.5 Orman Fakülteleri İle İşbirliği 21

2.6.     DPT Kalkınma Ajansları İle İşbirliği; 23

2.7.     İŞKUR- Toplum Yararına Çalışma Programı 23

2.8. OGM Türk Sanat Müziği Korosu. 23

2.7. Ankara’ nın yeni personel ile takviye edilmesi- 25

3.    Ormanlara İlişkin Başlatılan Projeler/Çalışmalar. 28

3.6.     YARDOP Projeleri 29

3.7.     Bal Üretim Ormanları 30

4.    Uluslararası İlişkiler. 31

4.1. UNFF10 Türkiye’ye Alındı 32

4.2. TBMM’de Açılış ve Ormancılık Sergisi 34

4.3. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü-FAO.. 35

4.3.1.      Roma’da Konferans. 35

4.3.2.      AOK Başkan Yardımcılığı-2010-2012. 35

4.3.3.      FAO “Orman ve Su Çalışma Grubu” Başkanlığı-2012-2015. 36

4.3.4.      SilvaMED Dönem Başkanlığı:2012-2016. 36

4.4.     FOREST EUROPE SÜRECİ 37

4.4.1.      Forest Europe Genel Koordinasyon Komitesi Üyeliği-2011. 38

4.4.2.      Hükümetlerarası Müzakere Komitesi Bürosu Üyeliği-2011. 38

5.    PROJELER.. 39

5.1. MENA Projesi 39

5.2.     UNDP Projesi 39

5.3.     Odundan Elektrik Üretimi Projesi 40

5.4.     Sürdürülebilir Odun Peleti Üretimi Projesi 40

5.5.     GEF-5 Projesi 41

5.6.     Mantar Üretimi Projesi 41

5.7.     “Avrupa Odun Enerjisi Eğitim Ağı (Wetnet) Projesi”. 42

5.8.     Fransa Projesi 42

5.9.     “Saraybosna Kent Ormanı Projesi”. 42

5.10.       Suriye-I Projesi 42

5.11.       Avrupa Yatırım Bankasından 150 Milyon Euro Kredi 43

5.12.       Fransa Kalkınma Ajansından 150 Milyon Euro Kredi 43

6.    OGM Adına Birinci Derecede Mesul Olduğum Önemli Organizasyonlar. 44

 

 

 

Önsöz 23.11.2005 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Kararname ile Orman Genel Müdür Yardımcılığına atanmıştım. Ancak fiilen bu görevde çalışmaya 2007 yılı Ekim ayında başladım. 6 Ağustos 2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Kararname ile ise “başka bir göreve atanmak” üzere bu görevimden alındım.  8 Ağustos 2011 tarihinde ise “Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdür Yardımcılığı” görevine başladım.Bu rapor; 2007 yılı Ekim ayı ile 2011 yılı Ağustos ayı arasında geçen 3 yıl 10 ay boyunca, fiilen Orman Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığım sürede katkı sağladığım, destek olduğum, öncülük yaptığım çalışmaları içermektedir.

Bu raporu, önce kendime, sonra teşkilatıma ve bilahare ülkeme, insanlarıma “hesap verme” ve küçük de olsa “tarihe not düşme” gayesi ile hazırladım.

Bu çalışmalar haliyle tek başıma yaptığım çalışmalar değildi. Amirlerimiz olarak; Genel Müdürümüz, Müsteşar Yardımcımız, Müsteşarımız ve Bakanımızın talepleri, talimatları vardı.

Beraber çalıştığımız Daire Başkanlarımız, Şube Müdürlerimiz, Teknik ve İdari Personelimiz, Bölgelerde değerli mesai arkadaşlarımız, Akademisyenlerimiz, Sivil Toplum Örgütü temsilcilerimiz, özel sektörden bizimle aynı duygularla çalışan değerli dostlarımız vardı.

 

Bütün bunların yanında; her halükarda bana destek olan Sevgili Eşim ve çocuklarım, kısaca ailem vardı.

Bütün dostlarıma en kalbi teşekkürlerimi sunuyorum.

11.12.2011

 

 

7. Çalışanlarınızın performansını nasıl değerlendirirsiniz?

  • Gözlerini hissederek. Mesai arkadaşlarımın, iş arkadaşlarımın mutlu olması beni mutlu eder, bunun anlamanın en güzel yolu ise gözleri takip edebilmek, hissedebilmektir.
  • Mutlu olmaları için neler istiyorlarsa yapmak isterim. Herkesin eşiği farklıdır, benimki de farklı olduğu gibi. Kimisi daha fazla eğitimden mutlu olur, kimisi yaptığı işin görülmesinden keyif alır.

 

8. Çalışanlarınızla nasıl bir iletişim kuruyorsunuz?

  • Yazılı ve sözlü. Yazılı iletişime örnek gösterebileceğim bir mesajımı ekte takdim ediyorum. Bu mesaj çalışma felsefemi de içeriyor aslında.
Kimden: İsmail Belen-Gen.Md.Yrd.
Gönderildi: 24 Temmuz 2011 Pazar 10:22
Kime: grupdisiliskiler; grupbilgiislem
Konu: Orman Genel Müdürlüğünün Dışilişkileri
Değerli Arkadaşlar,Güzel bir Akdeniz sabahından hepinize selam ve sevgiler!Umarım herkes iyidir, sıhhat ve afiyettedir. 

Ben bir süredir izindeyim. Çok önceden planlanmış bir izindi, eşim ve çocuklarımla beraberim. Gelişmeleri buradan telefon, web sayfası ve eposta kanalı ile takip ediyorum.

Malumlarınız Orman Genel Müdürlüğü hızlı bir değişim yaşıyor. Toz duman kalktığında oldukça güzel şeyler yapıldığını göreceğiz inşeAllah.

 

Bundan endişeniz olmasın. Ülkemiz artık, sloganlarla, içi dolu olmayan boş hedeflerle, pankartlarla, ideolojilerle yönetilen bir ülke değil.

 

Ben, Orman Genel Müdür Yardımcısı İsmail Belen olarak, bugüne kadar ağırlıklı şekilde iki konuyu takip ettim. Bilgi İşlem ve Dışilişkiler.

 

Yeni yapılanmada her iki konu da “Daire Başkanlığı” seviyesine geldi. “Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı” ve “Dışilişkiler Eğitim ve Araştırma Dairesi Başkanlığı” kuruldu, Daire Başkanlarımız atandı. Başkan yardımcıları ve Şube Müdürleri atanacak.

Hayırlı uğurlu olsun. Değerli arkadaşlarımıza başarılar diliyorum.

Her ikisi de zor konulardı, Genel Müdürlüğümüzce pek bilinmeyen konulardı, oldukça zor anlarımız oldu. Bir kısmı hala devam ediyor.

 

Ama uçak bir kez harekete geçti, şu anda duyduklarımız kalkış anındaki sarsıntılar. Bundan sonra gidilecek mekana inmekten başka şansımız, rotamız yok. Ya düşeceğiz, havada infilak edeceğiz, ya da hedeflediğimiz limana ulaşacağız. Bu iki konu Orman Genel Müdürlüğünün toptan yönetimi, selameti açısından da hayati öneme sahip. Bu geçişi iyi yapamazsak korkarım ki “Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğünün” uğradığı akıbete uğrarız. Size çok iş düşüyor.

 

Gerek bilgi işlemde, gerekse dış ilişkilerde hedefimiz gayet net. Dünyanın bir numarasıolmayı, teknoloji ve bilgi üretip tüm dünyaya pazarlamayı, ülkemize, teşkilatımıza ve insanımıza, insanlığa, tabi ki ormanlarımıza en iyi ve sürekli hizmet etmeyi hedefliyoruz.

Her hangi bir konuda başarı için lazım olan temel unsurlar vardır. Bunlar;

  • İnanmış bir ekip. Birbirini seven, birbirine güvenen bir ekip.
  • Organizasyon. Kurumsal yapı.
  • Mali Kaynak ve Mekan.

Bunların sayısı arttırılabilir ama şu anda aklıma gelenler bunlar. Gerek bilgi işlemde, gerekse dış ilişkilerde bu üç yapıyı kurmaya, saç ayağını oluşturmaya çalıştık. Rabbime şükürler olsun, büyük oranda başardık. Bu konuda tüm arkadaşlarımıza tek tek şükranlarımı sunuyorum.

 

Şu anda bir geçiş aşamasındayız. Bir takım zorluklarla karşılaşıyor olabilirsiniz. Beklemediğiniz arkadaşlarımızdan, dostlarımızdan beklemediğiniz ifadeler, hoyratça sözler duyuyor olabilirsiniz, insafsız uygulamalarla karşılaşabilirsiniz.

Sizlerden istirhamım sakin olmanız, acele etmemeniz. Muhtemeldir ki bunların önemli bir kısmı doğrudan sizinle ilgili konular değildir, yansıması, gölgesi size gelen konulardır. Bu da geçer!

 

Değerli arkadaşlar,

Yaklaşık dört yıldır beraberiz. Kimilerinizle çok daha öncelerden tanışıyoruz, bir birimizin gizli ve aşikâr hallerini biliyoruz. Kimilerinizle yeni tanıştık. Benim için hepiniz değerlisiniz, görevi, unvanı ne olursa olsun, düşsün, düşmekte olsun veya kalksın, hepiniz öncelikle insan olarak her şeyin üstündesiniz.

 

Benim çalışma metodumu çok iyi biliyorsunuz. Son derece şeffaf, biraz duygusal! Duygusallığım hala devam ediyor, vazgeçmeyi de düşünmüyorum. Duygudan yoksun insan robotlaşır! Bize robot değil, insan, arkadaş, dost lazım.

 

Robotta vefa bulamazsınız, sevgi bulamazsınız, hayal bulamazsınız, hedef bulamazsınız! Gözlerinden bir şey anlayamazsınız! Gönlünden bir şey koparamazsınız! Bir damla yaş akmayan göz neye yarar!

 

Duygusallığımız sayesinde bu başarıları yakaladık. Rabbime şükürler olsun, sizler var olun.

Bu süre zarfında kırdığımız arkadaşlarımız olabilir, hakkınızı helal edin. Benim de kırıldığım, gücendiğim, arkadaşlarım var. Bir kaç kişi hariç, ben de haklarımı helal ediyorum. Kalan bir kaç dostumuzla hesaplaşmayı Rabbimin huzuruna bırakıyorum. En adil olan O’ dur şüphesiz.

 

Benim için en aziz olan şeylerden biri “emeğe saygı”. Tüm arkadaşlarımızın emeğine saygı gösterdim, göstermeye çalıştım. Kimseyi, meşrebine, duruşuna, kıyafetine, memleketine bakarak ayırmadım, kayırmadım. İşini ciddiye alan, kurumunu ve arkadaşlarını ciddiye alan bir ekip kurmaya çalıştık dış ilişkiler ve bilgi işlemde.

 

Şimdi muhtemeldir ki, birileri sizleri “İsmail belen” in ekibi olmakla suçlayacak. Kimse kimsenin ekibi değil, hepimiz devletimizin memurlarıyız, ülkemizin yurttaşı, Allahın kullarıyız. Ben bildiğim güzel şeyleri sizlere aktarmaya çalıştım, fırsatım olursa aynen devam edeceğim. Hepimizin görevi Orman Genel Müdürlüğünün ve Genel Müdürünün başarısı için çalışmak.

Bu ekibi kurmak kolay olmadı. Benim için hangi bedellere mal olduğunu sizler gayet iyi biliyorsunuz. Madden manen zor bir süreçti.

Ben işimi evim, iş arkadaşlarımı ailem olarak gördüm. Ailemi işimin bir parçası, işimi ve arkadaşlarımı ailemin bir parçası olarak telakki ettim. Bu tavrım aynen devam edecek.

Neticede sizlerle, Orman Genel Müdürlüğü büyük bir güce kavuştu. Umarım bunun farkında oluruz. Bunu güçlendirerek koruruz.

Ekte 2008 yılından itibaren Genel Müdürlüğümüzce yürütülen dış ilişkilere ait bir dosya var. Burada unutulmuş konular olabilir. Katkılarınızı gönderirseniz nihai rapor haline getirip güzel bir rapor olarak basmak iyi olur diye düşünüyorum.

Biraz konudan konuya geçen bir mesaj gibi oldu ama derdimi, hayalimi, arzumu paylaşabildiğimi ümit ediyorum.

Mesajımı tarihten bir pasaj ile bitirmek istiyorum.

Yunus Emre ile Molla Kasım’ ın hikayesini bilirsiniz.

Yunus Emre’nin vefatından yüz yıl sonra yaşayan ve devlet görevinde yetkili biri olan Molla Kasım’a Yunus’un şiirlerini yazılı olarak getirmişler. Molla Kasım bir nehir kenarına gelmiş ve yanında getirdiği Yunus Emre şiirlerini okumaya başlamış. Her okuduğu şiiri dine, şeriata aykırı bularak yakıp suya atan Molla Kasım, kendine yüz yıl önceden hitap eden bir şiiri görünce, çok şaşırmış. Yunus şöyle diyormuş:

Ben dervişim diyene bir ün edesim gelir,
Seğirdüben sesine varıp yetesim gelir.

Sırat kıldan incedir, kılıçtan keskincedir,
Varıp anın üstüne evler yapasım gelir.

Altında gayya vardır, içi nar ile pürdür,
Varuben ol gölgede biraz yatasım gelir.

Oda gölgedir deyu ta’n eylemen hocalar,
Hatırınız hoş olsun biraz yanasım gelir.

Ben günahımca yanam, rahmet suyunda yunam,
İki kanat takınam, biraz uçasım gelir.

Derviş Yunus bu sözü eğri büğrü söyleme,
Seni sigaya çeken bir Molla Kasım gelir.

Muhtemeldir ki, birileri beni, sizleri “sigaya” çekecek. Normaldir, hattı zatında olmalıdır.

Yeter ki, elindeki son şiirleri de atmasın.

Herkese sıhhat ve afiyetler, mutluluklar diliyorum.

 

İsmail BELEN

Orman Yük. Müh.

9. Kurumunuzda karşılaştığınız sorunları nasıl çözersiniz?

  • Arkadaşlarımdan yardım alarak.

10. Kendi gelişiminizi nasıl sağlıyorsunuz?

  • Okuyarak ve yazarak.  En büyük zevkim  okumak. Ayrıca düşüncelerimin belli bir disipline kavuşması için yazarım.

 

Teşekkür ederim …… bu çalışma benim için bir onur vesilesi oldu.

Geleceğe GÖNDERiler

Geleceğin, kişilerin hayalleriyle ve yaptıklarıyla şekilleneceğinin farkındayız. Herhangi bir şeyi daha iyiye götüreceğine inandığınız bir düşünceniz mi var? Herhangi bir konuda yeni bir fikriniz mi var? “Buldum” dediğiniz bir şey mi icat ettiniz? Heyecanınızı yürekten paylaşıyoruz. “Geleceğe GÖNDERi”lerinizi bizimle paylaşın, destek olalım! Lütfen görüş ve önerilerinizi gonder.carfu@gmail.com eposta adresi ile bizimle paylaşın. Köşe Yazıları bölümünde yazı […]