Bir biyoyakıt olarak ETANOL- Suat Türeyen

    1. Değerli dostlar 2010 lu yıllarda Orman Genel Müdürlüğünde çalışırken bir taraftan MENA, FFEM, GEF gibi projelerin hayat bulmasına çaba sarf ediyor bir taraftan da çok faklı kaynakları takip ederek bilgi dağarcığımızı genişletmeye yeni ufuklara doğru yelken açmaya çalışıyorduk.Bu esnada takip ettiğim yayınlardan derlediğim bu yazım ile sizlere ETANOL hakkında bazı bilgiler aktarmak istiyorum. Bildiğiniz üzere Etanol bir biyoyakıttır. Yani yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Hatırlayacağınız gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını Biyoyakıt, Biyokütle, Jeotermal, Hidroelektrik, Güneş, Gelgit, Dalga ve Rüzgar olarak sıralayabiliriz. 

      Etanol

      Etanol, otomobiller ve diğer motorlu araçlarda, tek başına bir yakıt olarak ya da benzine karıştırılan bir katkı maddesi olarak kullanılabilir.

      Etanol, hava kirliliğini azaltmak ya da petrol ürünlerinin tüketimini azaltmak amacıyla, benzinle değişik oranlarda karıştırılarak kullanılabilir. En yaygın uygulamalar E10 ya da E85 diye bilinen sırasıyla %10 ve %85 etanol içeren karışımlardır.

      Etanolün yakıt hücrelerinde kullanımı da yaygınlaşmaktadır.

      Bitkilerden elde edilen etanol (biyo-etanol), sürdürülebilir bir enerji kaynağı olarak, sağladığı çevresel ve ekonomik yararlar nedeniyle, fosil yakıtlara göre avantajlar sağlamaktadır.

      Etanol, yaygın olarak şeker kamışı ve mısırdan elde edilmektedir. Ancak etanol elde etmek için, bugün kullanılan teknolojiler, etanolden elde edilen enerjinin yaklaşık %70 fazlasını harcamayı gerektirdiğinden, hala fosil yakıtlar karşısında yeterince rekabet edici değildir.

      suat1

      Şeker Kamışı mahsulü.

      Brezilya yabancı petrole bağımlılığını, şeker kamışından mamül etanol kullanarak kısmen çözmüştür.

      suat2

      Güney Afrika’da mısır tarlası

      Endüstriyel amaçlı etanol, petrol ürünlerinden, çoğunlukla etilenin, sülfrik asitle katalitik hidrasyonundan elde edilmektedir. Bu süreç, alkollü içeceklerle alakalı, geleneksel fermantasyonyönteminden daha ekonomiktir. Aynı zamanda, eten ya da asetilen aracılığıyla, kalsiyum karbit,kömür, doğal gaz ve diğer kaynaklardan da elde edilebilir.

      Bu güne kadar, kayda değer bir etanol yakıt programı dört ülke tarafından oluşturulmuştur: Brezilya,Kolombiya, ABD ve Çin. Brezilya örneğinde, etanol üreten kurumların bağımsız olarak karlı olabilmeleri için, hükümet tarafından, etanol endüstrisine ciddi yatırım yapılması gerekmektedir. Etanol, şeker kamışı, şeker pancarı, gine mısırı, dallı darı, arpa, kenevir, Hibiscus cannabinus, (tatlı)patates, manyok, ayçiçeği, meyveler, melas, kesik süt, mısır, mısır koçanı, hububat, buğday, tahta, kâğıt, saman, pamuk ve diğer biyokütleler ile çeşitli selüloz atıkları gibi pek çok farklı besin kaynağından elde edilebilir. Şeker kamışından etanol üretmek, mısıra göre daha verimlidir.

      Artan etanol tüketiminin sonucu olarak, şeker kamışı ve mısır gibi besin kaynaklarına olan talep de artmıştır. Büyük ölçekte yakıt amaçlı zirai alkol üretimi, aynı zamanda geniş ve verimli ekilebilir alanlar ile suya olan talebi de artırmaktadır.

      Üretimi

      suat3

      Dallı Darı

      Etanol birbirinden çok farklı besin kaynaklarından, pek çok farklı yöntemle üretilebilir. Brezilya etanol üretiminde temel besin kaynağı olarak şeker kamışını kullanırken, kaynaklar kısmında belirtildiği gibi pek çok farklı besin kaynağının kullanılması mümkündür. Brezilya’nın hangi yöntemle etanol ürettiğine dair Brezilya’da etanol yakıtı üretimi (ingilizce) sayfasını inceleyebilirsiniz. Dallı darı etanol üretiminde mısıra göre iki kat daha verimlidir. Etanol üretiminin temel adımları: rafine ederek nişastahaline getirmek, sıvılaştırmak ve sakarifikasyon (hidroliz yöntemi ile nişasta glikoza dönüşür),fermentasyon, damıtma, dehidrasyon ve opsiyonel olarak denaturasyon. Fermentasyon sırasındakarbondioksit gazı açığa çıkar.

      Fermentasyon yöntemi ile üretilen etanol sonucunda suda çözünmüş etanol elde edilir. Etanolün bir yakıt olarak kullanılabilmesi için suyun uzaklaştırılması gerekmektedir. En eski yöntem, basitçe damıtmaktır, fakat bu yöntemle, su etanol karışımı azotrop oluştuğu için %95-96 saflıktan öteye gitmek mümkün değildir. Çözelti karışımı damıtmayı sürdürerek, %96’dan daha saf etanol elde edilmesi mümkün değildir.

      Benzinle karıştırabilmek için, en az %95.5 ile %99.9 arasında bir saflığa ihtiyaç duyulmaktadır. En yaygın saflaştırma yöntemi, moleküler elek kullanarak fiziksel absorblama prosesidir.

      Geçmişte, çiftçiler kendi etanollerini damıtırken, damıtım sürecinin bir parçası olarak ısı plakalarından yararlanırlarmış. Isı plakaları, çoğunlukla, etanolün içine karışabilen kurşun içerirlermiş. Bu şekilde kontamine olmuş yakıtın yakılması sonucu sinir sitemine zarar verebilen kurşun havaya karışırmış. Bugün etanol yakıtı, özel olarak yetiştirilen bitkilerden, kurşun içermeyen yöntemlerle elde edilmektedir.

      Etanol yakıtı karışımları

      Genel olarak, bir benzin karışımındaki etanol miktarı yükseldikçe, standard araba motorları için uygunluğu azalmaktadır. Saf etanol kauçuk ve plastiklerle reaksiyona girdiği ya da onları çözdüğü için tadilat görmemiş motorlarda direk olarak kullanılamaz. Ek olarak saf etanol (116 AKI, 129 RON), normal benzine (86/87 AKI, 91/92 RON) göre çok daha yüksek oktan oranına sahiptir.Bu nedenle, en fazla yarar için, ateşleme zamanı ve sıkıştırma oranının değiştirilmesini gerektirir. [1] Saf benzin yakıtlı bir aracı, saf etanol yakıtlı bir araca dönüştürmek için, alan olarak %30-40 kadar daha büyük karbüratör kullanımını gerektirir. Metanol kullanımı ise kabaca %50 daha da büyük yüzey alanı gerektirmektedir. Etanolle çalışan motorlar, 13 °C’nin altındaki sıcaklıklarda yanmayı maksimize edebilmek ve yanmamış, buharlaşmamış etanolü minimize edebilmek için, soğuk ortamda çalıştırma sistemine ihtiyaç duyarlar. Etanolün %10 ile %30 arasında bir karışımda kullanılması durumunda, hiçbir motor tadilatına ihtiyaç duyulmamaktadır. Pek çok yeni araç, bu oranlardaki karışımlarda güvenle çalışabilirler.

      1999 yılndan başlayarak, dünyada artan sayıda pek çok araç, tadilat gerektirmeksizin, %0 etanolden %85 etanole kadar çalışabilecek şekilde üretilmişlerdir. Pek çok hafif kamyon, kamyonet veSUV, dual yakıt ya da esnek yakıtlı araç olarak üretilmektedir. Bu motorlar, yakıt cinsini otomatik olarak belirleyerek motor davranışlarını, temel olarak, silindirin içerisindeki hava yakıt karışımıyla ayarlarlar.

      Etanolün bölgesel üretimi ve kullanımı

      Brezilya’da etanol yakıtı

      Ana madde: Brezilya’da etanol yakıtı

      Bugün, Brezilya dünyadaki en büyük etanol yakıtı üreticisi ve tüketicisidir. Brezilya, 1980 lerden bu yana, şeker kamışına dayalı çok yaygın bir etanol yakıtı endüstrisi geliştirmiştir. Yılda yaklaşık 4 milyar gallon etanol üretir. Brezilya’daki etanol üretim tesisleri, şeker kamışından kalan şekersiz atıkları yakarak %34 pozitif enerji dengesi elde ederler. Brezilya’da etanol üretiminin geliştirilmesi hükümetin desteği ile gerçekleşmektedir. Brezilya’da tüketilen tüm benzinin en azından %25’i alkol içermek zorundadır. Brezilya etanolü galonu yaklaşık 1.00$’dan üretebilmektedir. Brezilya’daki tüm yeni araçlar ya esnek yakıtlı ya da benzin yerine saf etanolü yakabilecek özellikte araçlardır.Brezilya’da etanol yakıtı ve elektrik üretiminde yararlanılan yan ürünleri, ülkenin petrole olan bağımlılığını ve hava kirliliğini azaltmada önemli katkıda bulunur.

      Brezilya nın Biyo-Yakıtlar Deneyimi

      Brezilya da “Ulusal Etanol Programı” 1975 yılında, askeri yönetim döneminde devreye sokulmuştur. O dönemde büyük oranda ithal edilen petrol ürünlerinin karşısında, “milli” bir enerji kaynağı olarak etanolu geliştirmek düşüncesi, gerçek anlamda uygulamasını ise sivil yönetime tekrar geçildikten çok sonra, 1990 larda vermeye başlamıştır. Etanolun sanayide, özellikle otomotiv sektöründe yaygınlıkla kullanılmaya başlanması Brezilya’nın bir önceki Başkanı olan Fernando Henrique Cardoso Hükümetince 2000 li yılların başlarında gerçekleştirilmiş olup, şimdiki Başkan Lulz Inacio “Lula” da Silva Hükümeti idaresinde (2003 başından beri) ise üretim her geçen yıl artmıştır. Brezilya’da halihazırda, yarısından çoğu, aynı zamanda otomotiv sanayisinin de yoğunlaştığı Sao Paulo eyaletinde olmak üzere, yaklaşık 6 milyon hek­tar alanda şekerkamışı üretimi yapılmakta. 1 milyondan fazla kişi şekerkamışından etanol üretiminde çalışmakta (otomotiv sektörü dışında), yıllık üretim 15 milyar litre etanol seviyesini geçmiş ve etanol kullanan araç sayısı 2005 yılında 1 milyonu aşmış durumdadır. Brezilya Hükümeti üretim yapılan alan ve üretim miktarını beş yıldan kısa bir sürede iki katına çıkarmayı hedeflemektedir. Esasen, Brezilya tarihinde devasa tarımsal alanların bir üründen ötekine kaydırılması ya da yeni alan açılmasının başka örnekleri mevcuttur. Güncel rakamlar daha da çarpıcı olup, halihazırda Brezilya’nın yıllık 3 milyon adet seviyesine yaklaşan motorlu araç üretiminin kabaca dörtte üçü eta­nol ile (ve istenirse benzinle de) çalışabilen, “Total Flex” ya da kısaca “Flex” olarak adlandırılan motorlarla donatılmış araçlardan oluşmaktadır. Çok yakın bir gelecekte söz konusu Flex araçların, üretimin tamamına yakınını oluşturacağını söylemek müm­kündür. Avrupa’dan farklı olarak Brezilya’da “dizel” kullanımı yaygın değildir. Petrol üreticisi bir ülke olan Brezilya dizel yakıtını ise büyük oranda ithal etmektedir ve miktarı etanole kıyasla düşüktür. Bir diğer ilginç nokta, Brezilya da satışta olan ben­zinin içinde zaten % 25 oranında etanol katkısı bulunmasıdır. Hükümetçe belirlenen “benzindeki etanol” oranı, etanol sektörünü bir anlamda garanti altına almakta, korumaktadır. Tüketici aracıyla benzin istasyonuna (“yakıt” istasyonu demek daha yerinde olacaktır, zira fiilen alkol/etanol satışı yapmayan istasyon yoktur) geldiğinde, litre fiyatı genelde çok daha düşük (benzinden % 30-40 daha ucuz) olan etanolu tercih etmektedir. Bununla birlikte, eğer etanol arzında bir sorun var ise ya da mev­simsel nedenlerle stoklar azalmış, dolayısıyla etanolun litre fiyatı arz/talep dengeleri içinde artmış ise aynı tüketici bu sefer benzin satın almaktadır. Söz konusu Flex mo­torlar etanol kullanıldığında benzine kıyasla daha fazla güç (% 5 civarında) vermekle birlikte etanolun “tüketimi” daha yüksektir. Yani aynı motor, aynı koşullarda benzine kıyasla ortalama % 15 daha fazla etanol tüketmektedir. Dolayısıyla etanol ancak litre fiyatı benzinin % 15 ya da daha fazla altında olması şartıyla “ekonomik” seçenektir. Brezilya’da “sadece” etanole değil “Flex” motorlu araçlara geçilmiş olmasının ger­çek sebebi de burada yatmaktadır. Böylece tüketici bir zorunluluktan ötekine geçiş yapmamış, benzin ve etanol arasında seçme özgürlüğüne kavuşmuştur.

      Görüldüğü üzere, Brezilya da etanol sanayii devlet planlaması ve desteği ile oluşturulmuş olup, üreticinin etanolun sağladığı avantajları fark etmesi, tüketicinin ise bu araçları, Flex tanımının çağrıştırdığı gibi, “esneklik” sağlamaları nedeni­yle tercih etmesi söz konusudur. Flex araçlar aynı yakıt tankında istenen oranda alkol ve benzin kullanabilmektedir; yani tüketici deposunu benzin ya da alkolle doldurabileceği gibi, bunların serbest miktarda karışımını da kullanabilir. Otomotiv sektörü, bazıları ülkemizde de faaliyet gösteren, 20 kadar firmadan oluşmaktadır. En fazla üretim/satış yapan markalar, Volkswagen, Fiat, Ford ve General Motors olup, diğer büyük Avrupalı ve Japon üreticilerin çoğunun da Brezilya da üretimi vardır. Bu unsur, istendiğinde ve koşullar hazır olduğunda, söz konusu Flex motorlu araç teknolojisinin, bu markaların üretim yaptığı başka ülkelere de nispeten kolayca taşınabileceğini göstermesi açısından önem taşımaktadır.

      Brezilya da, stratejik önem taşıyan sektörlerin tamamında olduğu gibi, etanolun ve biyo-dizelin “dağıtımı” da devlet kontrolündedir ve büyük oranda, kamuya ait ulusal petrol şirketi PETROBRAS tarafından yapılmaktadır. Derin denizlerde petrol çıkarma teknikleri açısından dünyanın en önde gelen şirketi sayılan Petrobras ayrıca (Meksika dahil) tüm Latin Amerika’nın, piyasa değeri açısından en büyük şirketidir. 2006 yılında Brezilya’nın petrolde kendi kendine yeterli seviyeye gelmesini sağlayan Petrobras, ayrıca yatırımlarını (yabancı ülkelerdeki yatırımları yaklaşık 15 milyar Do­lar), ülke dışındaki faaliyetlerini artırmaya başlamış, her geçen yıl net karlılıkta rekor kırmış (2006 da yaklaşık 13 milyar Dolar) ve deyim yerindeyse Brezilya ekonomis­inin gözbebeği haline gelmiştir. Etanolun başarısı Petrobras şirketini petrol ürünleri dışındaki, yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesine kaynak ayırmaya da itmiştir, Burada hatırlatılabilecek bir nokta Petrobras’ın 2006 yılında Ankara da bir ofis açtığı ve TPAO ile ortaklaşa Karadeniz de petrol arama çalışmalarına başladığıdır.

      1970 lerde başlayan etanol macerası, günümüzde Brezilya’nın en başarılı sektörl­erinden olan otomotivin itici gücü, Brezilya’nın “avant-garde” teknoloji geliştirme kapasitesinin örneği, devlet-sanayi işbirliğinin başarılı bir sonucu olarak özel bir nok­taya gelmiştir. O kadar ki yine bir kamu şirketi olan ve küçük çaplı yolcu uçakları, askeri eğitim uçakları ve özel jetlerde alanının güçlü şirketlerinden sayılan ulusal uçak imal şirketi EMBRAER, 2005 yılında, dünyanın etanol motoruna sahip ilk seri üretim uçağını; tarımda kullanılan   “lpanema”yı tanıtmış ve satışa sunmuştur
      Kolombiya’da etanol yakıtı

      Kolombiya’nın etanol yakıtı programı, 2002 yılında, hükümetin benzindeki oksijen miktarının zenginleştirilmesine dair bir yasayı hayata geçirmesiyle başlamıştır. Bu karar başlangıçta benzinin oksijenle zenginleştirilerek, karbonmonoksit emisyonlarını azaltmak için alınmıştır. Daha sonraki kanunlarla, biyokütleden elde edilen etanolün, vergi avantajları ile benzinden daha ucuz olması sağlanmıştır. 2004 yılıyla başlayan petrol fiyatlarındaki artış ve yenilenebilir yakıtlara duyulan ilginin artması ile bu eğilim daha da kuvvetlenmiştir. Kolombiya’da gerek benzin fiyatları gerekse etanol fiyatları hükümet tarafından kontrol edilmektedir. Etanol programını bütünleyici olarak, bitkisel yağlardan yenilenebilir bir yakıt olarak biyodizel programı da geliştirilmiştir.

      Şeker üretim prosesinin ucuna etanolü de ekleme ve aynı enerji kaynaklarını kullanma kolaylığı nedeniyle, etanol üretimine ilgi, büyük ölçüde mevcut şeker endüstrisinden gelmiştir. Hükümet ülke genelinde %10 etanol ve %90 benzin karışımının yaygınlaştırılmasına dair hedefini kademeli olarak hayata geçirmektedir. Etanol tesisleri vergi avantajları ile özendirilmektedir. Yuka (manyok) ve yeni, şeker kamışı tarımından elde edilen etanole ilgili olmakla birlikte, daha ucuz olan karbonhidratların üretimi henüz gerçekleştirilememiştir.

      Kolombiya’daki ilk etanol yakıtı tesisi, 2005 Ekim ayında, Kauka bölgesinde, günde 300,000 litre kapasiteyle üretimine başlamıştır. 2006’nın Mart ayında, hepsi Kauka Vadisi’nde olmak üzere, birleşik olarak toplam günde 1,050,000 litre ya da yılda 357 milyon litre kapasite ile faal hale gelmişlerdir. Kauka Vadisi’nde, şeker tüm yıl boyunca üretilebilmektedir. Son eklenen yüksek kapasiteli damıtma tesisleri ile birlikte, toplam yatırımlar 100 milyon USD’ın üzerine çıkmıştır. Kolombiya, %10 etanol karışımlı benzin kullanabilme hedefine ulaşabilmek için, 2007 yılıyla birlikte, günlük 2,500,000 litre kapasiteye ulaşabilmeyi hedeflemektedir. Şu an için üretilen etanol yakıtı Kauka Vadisine yakın, Bogota, Kali ve Pareira gibi büyük şehirlerde kullanılmaktadır. Henüz ülkenin tamamına yetecek kadar etanol üretimi yapılamamaktadır.

      Amerika Birleşik Devletleri’nde etanol yakıtı

      suat4

       

      Massachusetts eyaletinde bir Exxon benzin istasyonunda, yakıtın %10 kadar etanol içerdiğini gösteren etanol bilgi işareti

       

      Ana madde: Amerika Birleşik Devletleri’nde etanol yakıtı

      Etanol, Amerika Birleşik Devletleri’nde yaygın olarak bulunabilir değildir. Etanol üretiminin, ilk yatırımının büyüklüğü nedeniyle, üretimin ilk anından itibaren kârlı olamaması, bir sorun olarak kabul edilmektedir. Benzin fiyatlarındaki yükselme devam ettiği sürece, etanolün de benzine oranla kârlılığında bir artış olacaktır. Toplam 165,000 pompadan sadece, kabaca 685 istasyon E85 pompası sunmaktadır. Etanol yakıtı, yaygın olarak, sadece, etanolün işlendiği orta batıda ve Kaliforniyadabulunmaktadır. Mayıs 2006 itibarıyla, Birleşik Devletler’de yıllık 1.8 milyon m³ etanol üretim kapasitesi bulunmaktadır ve üzerine yıllık, yaklaşık 760,000 m³ kapasite eklenmeye devam etmektedir.[2] Ek olarak bir Amerikan şirketi Pacific Ethanol ise etanol üretimi yatırımlarını daha fazla Batı Amerika’da sürdürmektedir.

      Kanunlar ve teşvikler

      Brezilya, Kolombiya ve Birleşik Devletlerde, şeker kamışı ya da tahıllardan elde edilen etanolün kullanımı, hükümet programlarıyla teşvik edilmektedir. Teşvikler bazı eyaletlerde 1973 Arap petrol ambargosundan sonra başlamıştır. Birleşik Devletlerde 1978 yılında yürürlüğe giren Enerji Vergisi Akdi ile biyoyakıtlara vergi istisnası getirilmiştir. Bu istisnanın yıllık karşılığının 1.4 milyar US$ olduğu tahmin edilmektedir. Bir başka federe program ise etanol tesislerinin inşası için ihtiyaç duyulan kredilere garantör olmaktadır. 1986 yılında Amerikan hükümeti etanol üreticilerine bedava mısır dahi dağıtmıştır.

      Kolombiya’nın etanol programı ise biyokütlelerden elde edilen etanolün, vergiden muaf tutulması amacıyla çıkarılan bir kanunla başlamıştır.

      2005 yılının Ağustos ayında, Birleşik Devletler Başkanı Bush, etanol ve biyodizel üretiminin, gelecek on yıl içerisinde, 15 milyon m³ ten 28 milyon m³’e çıkarılmasını öngören kapsamlı bir enerji yönetmeliğine imza atmıştır. Kısa vadede bu artışın hemen tamamının mısırdan elde edilen etanol ile karşılanması beklenmektedir.

      Avrupa Parlamentosu‘nun 2003/30/EC nolu direktifi, fosil yakıtların biyoyakıtlarla değiştirilmesini teşvik eder. İngiltere’de, biyodizel gibi alternatif yakıtların vergilendirilmesi en az fosil yakıtlarınki kadar sıkıntılı iken, İngiliz hükümeti, etanol dahil olmak üzere biyoyakıtların kullanımını özendiren bir ulusal mevzuatı adapte etmiştir. [3].

      Etanol ve hidrojen

      Alternatif bir yakıt olarak analiz edilmeye devam eden hidrojen, diğer yandan da, bir hidrojen ekonomisini yaratmaktadır. Diğer yakıtlarla karşılaştırıldığında, gaz halindeyken çok fazla hacim kaplayan hidrojen için lojistik en önemli sorun olarak görünmektedir. Hidrojenin taşınabilmesi için mümkün görünen bir çözüm, etanolün kullanılmasıdır. Daha sonra hidrojen, yeniden şekillendirici içerisinde, bağ kurduğu karbondan ayrıştırılarak, yakıt hücrelerini doldurmak için kullanılabilir. Alternatif olarak, bazı yakıt hücreleri (Direk etanol yakıt hücreleri), etanol ya da metanolün direk dökülmesi suretiyle de doldurulabilir. 2005 yılında, yakıt hücrelerinin metanolü etanolden çok daha verimli tüketebildiği gözlemlenmiştir.

      2004 yılının başlarında, Minnesota Üniversitesi araştırmacıları, etanolün bir katalist yığınından beslendiği ve çıktısı hidrojenin yakıt hücreleri için uygun olduğu, basit bir etanol reaktörü bulduklarını açıklamışlardır. Cihaz, yaklaşık 700 °C’de gerçekleşen ilk tepkime için, rodyumseryum katalisti kullanır. İlk tepkime esnasında etanol, su buharı ve oksijen karışarak, tepkime sonucunda oldukça yüksek miktarda hidrojen üretirler. Ne yazık ki, tepkimeyle birlikte karbonmonoksit gazı da açığa çıkar. Zehirli bir gaz olan karbonmonoksitin bir başka katalistten geçirilerek karbondioksite dönüşmesi gerekir. Cihazın son çıktısı, yaklaşık olarak %50 hidrojen, %30 azot gazı ve kalan %20 de karbondioksit gazıdır. Gerek azot gerekse karbondioksit yakıt hücrelerine pompalandıkları zaman etkisiz gaz davranışı sergilerler.

      EEI, biyokütlelerden bütanol elde etmek üzere yeni bir metod geliştirmiştir. Bu proses, etanolün yan ürün çıktılarını azaltmak üzere, iki farklı mikroorganizmanın sırası ile kullanılması şeklinde gerçekleşir. İlginç bir şekilde, bu işlem sonucunda, bütanolün yanı sıra oldukça yüksek miktarda hidrojen açığa çıkar.[4]

      Kaynaklar

      1. ^ Ethanol to Fuel IndyCar Series www.ethanol.org/autoracing.html
      2. ^ ethanol biorefinery Locations www.ethanolrfa.org
      3. ^ PLANNING POLICY STATEMENT 22: RENEWABLE ENERGY www.odpm.gov.uk
      4. ^ Butanol is an alcohol that replaces gasoline ! www.butanol.com

Geleceğe GÖNDERiler

Geleceğin, kişilerin hayalleriyle ve yaptıklarıyla şekilleneceğinin farkındayız. Herhangi bir şeyi daha iyiye götüreceğine inandığınız bir düşünceniz mi var? Herhangi bir konuda yeni bir fikriniz mi var? “Buldum” dediğiniz bir şey mi icat ettiniz? Heyecanınızı yürekten paylaşıyoruz. “Geleceğe GÖNDERi”lerinizi bizimle paylaşın, destek olalım! Lütfen görüş ve önerilerinizi gonder.carfu@gmail.com eposta adresi ile bizimle paylaşın. Köşe Yazıları bölümünde yazı […]