Türkiye’de karbon sertifikalandırma sistemi

Başta odun olmak üzere orman ürünlerine olan talep ve bu talebin karşılanmasındaki zorluklar, olası fırsatlar haylidir zihnimi meşgul ediyor.

Başlangıçta mevcut ulusal ve uluslarası raporları okuyarak, web sayfalarını inceleyerek, ardından ilgili uzmanlar ile görüşerek ve nihayetinde yazarak konuyu öncelikle kendi zihnimde olgunlaştırmaya çalışıyorum.

İşin temelinde UNFCCC, Kyoto Protokolü ve Paris İklim Anlaşması yer alıyor. Birinci hedef ülkelerin ve kurumların seragazı emisyonlarını, salımlarını azaltmaları. Bu olmazsa başka ülkelerdeki veya kurumlardaki azaltma faaliyetlerini, projelerini desteklemeleri. Dünyanın bir bütün olduğunu dikkate aldığımızda mantıklı bir düzenleme görünüyor.

Bu projelerin hayata geçirilmesi için para lazım. Temel konu bu paranın nasıl hesaplanacağı ve ticaretinin nasıl yapılacağı, ardından bu ödemelerin kendi muhasebe sisteminde nasıl gösterileceği ve ulusal/uluslararası raporlamaların nasıl yapılacağı.

Konuyu hem tümdengelim, hem de tüme varım yolu ile ele alacak olursak; tepe noktada UNFCCC-Kyoto Protokolü kapsamında geliştirilen temiz kalkınma mekanizması yer alıyor.

https://cdm.unfccc.int/EB/governance.html

Temiz Kalkınma Mekanizması Yönetim Kurulu (CDM Executive Board) karbonun sertifilandırılması, ticareti, bu kapsamda değerlendirilecek projelerin formatı, işleyişi vs tüm işlemleri takip ediyor. Burası işin resmi ve devletarası tarafı.

Bu konuda Türkiye’ nin pozisyonunu gayet net şekilde açıklayan “Karbon Piyasalarında Ulusal Deneyim ve Geleceğe Bakış” isimli rapor 2011 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanmıştır.

Bu yayın Çevre ve Orman Bakanlığı, Devlet Planlama Teşkilatı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı-UNDP ve Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği TÜSİAD ortaklığında 2009-2010 yıllarında uygulanan “İklim Değişikliği ile Mücadele için Kapasitelerin Artırılması” projesi sonucunda ortaya çıkmıştır.

• 

• 

• 

Diğer taraftan Türkiye dahil bir çok ülke UNFCCC ve Kyoto Protokolüne taraf olmadı veya geç taraf oldu. Bu gibi ülkeler için “gönüllü karbon pazarı-sistemleri-sertifikasyonları” geliştirildi.

Gönüllü karbon pazarında da CDM’e benzer metodolojiler, proje formatları, iş ve işlem şekilleri kullanılıyor ama özetle parayı kendileri bulmak zorunda. Diğer taraftan ulusal veya uluslararası sistemlere kayıt olmak durumunda.

Türkiye’de ormancılık ve ağaçlandırma konusunda uluslararası standartlara göre hazırlanmış,dolayısı ile onaylanmış/sertifikalandırılmış bir proje yok.

Mevzuat tarafından bakıldığında 9 Ekim 2013 tarih ve 28790 sayılı Resmi Gazetede “GÖNÜLLÜ KARBON PİYASASI PROJE KAYIT TEBLİĞİ“, devamında 17.05.2014 tarih ve 29003 sayılı Resmi Gazete’de “SERA GAZI EMİSYONLARININ TAKİBİ HAKKINDA YÖNETMELİK” yayınlanmıştır.

Güncel olarak “EMİSYON TİCARETİ SİSTEMİ YÖNETMELİĞİ TASLAĞI” hazırlanmıştır.

Ormancılık tarafından bakıldığında henüz resmi bir süreç başlamamış olmamakla birlikte çok ciddi hazırlıklar yapılmıştır.

Bu çerçevede;

Orman Genel Müdürlüğü ve Doğa Koruma Merkezi işbirliğinde 2014-2015 yıllarında Orman Karbonu Piyasasına Giriş ve Türkiye Orman Karbonu Standardı projeleri uygulanmış, neticede “Ağaçlandırma Karbonu” isimli kitap yayımlanmış, ve Ulusal Ağaçlandırma Karbonu Standardı Önerisi geliştirilmiştir.

2020 yılında Tohum Derneği tarafından yürütülen “Sürdürülebilir Orman Yönetimi Kapsamında Karbon Sertifikalandırma Sisteminin Kavramsal Mimarisinin Geliştirilmesi ve İlgili Sivil Toplum Kuruluşlarının Güçlendirilmesi” Projesi kapsamında;

Karbon Sertifikalandırma Sistemi Kavramsal Mimarisi,

Arz-Talep Dengesi Raporu

Mevcut Durum Analizi Raporu–

hazırlanmıştır.

• 

• 

• 

• 

• 

Bunlara ilaveten Dr. Hülya Hernandez tarafından hazırlanan Doktora tezi önemli bir referans kaynak olarak öne çıkmaktadır.

Bu bilgiler ışığında Türkiye’deki mevcut durumaşağıdaki gibi özetlenebilir:

1- Kyoto Protokolü ve ETS işlerini takip edecek kurumsal apı oluşturulmuştur. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği bünyesinde İklim Değişikliği Başkanlığı kurulmuştur.

2- İklim Kanunu hazırlıkları devam etmektedir. ETS için taslak yönetmelik hazırlanmıştır.

3- UNFCCC Sekretaryasına akredite “Ulusal Sertfikasyon Sistemi” bulunmamaktadır.

4- Gönüllü karbon ticareti özellikle yenilenebilir enerji sektöründe yaygın şekilde kullanılmaktadır. Ancak ormancılık konusunda henüz bir proje başvurusu ve uygulaması veya uluslararası işbirliği bulunmamaktadır. Bununla birlikte “orman karbonu” ve “ağaçlandırma karbonu” konularında son derece güzel hazırlıklar yapılmış, ciddi bir kapasite oluşmuştur.

5- Türkiye’de ormanların tamamı devlete ait olup devlet adına Orman Genel Müdürlüğü tarafından işletilmekte ve yönetilmektedir.

6- Diğer taraftan Türkye’de son derece güçlü, dünya çapında bir orman sektörü bulunmaktadır. Bu sektörün talep ettiği ürünlerin büyük bir bölümü devlete ait genelde doğal orman olarak tanımlanan alanlardan elde edilmektedir. Bir kısmı ithal edilmekte, bir kısmı ise kavak, meyve ağaçları gibi ormanlar dışındaki alanlardan karşılanmaktadır.

7- Gelişen şartlar dikkate alındığında mevcut ormanlardaki üretimlerin azalacağı, ticaretin zorlaşağı değerlendirilmektedir. Diğer taraftan başta odun olmak üzere orman ürünlerine olan talebin belirgin şekilde artacağı aşikardır. Bu durumda “endüstriyel amaçlı ağaçlandırmalar” en önemli seçenek olarak öne çıkmaktadır.

8- Ağaçlandırma ve yeniden ağaçlandırma gönüllü karbon piyasalarının en önemli argümanlarından biridir. Türkiye’de uygulanacak bu kabil projelerin de ulusal veya uluslararası karbon sertifikasyonu sistemleri ve fonları tarafından desteklenebileceği, bu konuda katkı verecek firmaların olabileceği değerlendirilmektedir.

9-Türkiye’de ormanların mülkiyetinin ve işletilmesinin tamamen kamu mülkiyetinde olması, ağaçlandırmaların da büyük oranda kamu tarafından (Orman Genel Müdürlüğü) yapılıyor olması bir çok avantaj barındırmakla birlikte konunun ticarileştirilmesini, dolayısı ile özel sektörün ilgisini azaltıcı bir rol oynamaktadır.

Diğer taraftan 2023 yılı Şubat ayı itibariyle orman karbonuna dair bir mevzuat düzenlemesi yapılamamıştır.

10-Karbon ağaçlandırmaları ve ormanların karbonu esas alarak yönetilmesi kaçınılmaz olarak Türkiye gündemine gelecektir.

Türkiye’de ormanlar tamamen devlete ait ve uzun yıllardır “Orman Amenajman Planlarına” göre yönetildikleri için “karbon odaklı orman yönetimi” gerekli olmakla birlikte “ağaçlandırma” projeleri daha önceliklidir.

Türkiye’de çok güçlü bir orman sektörü bulunmakta, oduna dayalı sanayi sektörü son yıllarda gösterdiği performans ile hızla gelişen sektörler arasında yer almaktadır. Ahşap esaslı paneller, mobilya ve ambalaj gibi alt sektörler bu gelişmenin ana itici güçleridir.

Sektör, iç pazardaki odun malzeme açığını kapatmak için bir yandan odun ithal ederken, diğer yandan birçok ülkeye yarı mamul veya mamul ürün ihraç etmektedir.

Ancak sektör, odun arzındaki istikrarsızlık, odun fiyatlarındaki dalgalanmalar, sertifikasyon eksikliği, Paris İklim Anlaşması da dahil olmak üzere AB ve UNFCCC düzenlemelerine uyumsuzluk, Ar-Ge’ye nispeten düşük yatırım, kalite güvence sistemlerinin eksikliği vb. zorluklarla karşı karşıyadır.

Öte yandan, oduna dayalı sanayinin ürün talepleri, endüstriyel ağaçlandırmalardan değil, ağırlıklı olarak yarı doğal ormanlardan karşılanmaktadır. Bilindiği gibi Aralık 2022’de Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi “ormansızlaşma içermeyen tedarik zincirleri” konusunda anlaşmıştır.

Bu düzenleme mutlaka bir yandan yarı doğal ormanlardan yapılan odun hasadını etkileyecek, diğer yandan ihracat ve ithalat koşullarını değiştirecek ve sektörün talebini endüstriyel ağaçlandırmalardan karşılamaya zorlayacaktır.

Halen yürürlükte olan On Birinci Kalkınma Planı (2019-2023) “odun ihtiyacının hızlı gelişen türlerden” karşılanmasını öngörmekte ve bunun için aşağıdaki  hususları içermektedir.

• 415.2. Ormancılıkta hastalık ve zararlılar ile yangınlarla mücadeleye yönelik kapasite güçlendirilecektir.
• 415.3. Orman köylülerinin belirli programlar dâhilinde desteklenmesine devam edilecek, ormancılıkta kaliteli üretimin ve işgücü verimliliğinin artırılmasını teminen eğitim faaliyetleri ile profesyonelleşme artırılacaktır.
• 415.4. Odun hammadde ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak hızlı gelişen türlerle endüstriyel plantasyonların kurulmasına imkân verilecektir.
• 415.5. Ahşap kullanımının yaygınlaştırılması ve standartlarının belirlenmesi sağlanacaktır.

11- Endüstriyel plantasyonlarda öncelikle uygun bir alana, hızlı büyüyen türlere ve destekleyici bir mevzuata ihtiyaç bulunmaktadır. Ormancılık yatırımları uzun vadede gelir getiren yatırımlar olduğu için, çevreyi ve toprağı koruyucu rolleri de dikkate alınarak, özel teşviklerle desteklenmesi gereken yatırımlardır. 

Diğer taraftan Türkiye’nin büyük bir bölümü kurak ve yarı kurak alanlardan oluşmakta olup, buralarda yetişebilecek, zor şartlara dayanıklı ağaç türlerine ihtiyaç duyulmaktadır.

Birçok haklı nedenle doğal ormanlardan üretim yapılması zorlaştığından, uygun orman alanlarının, kamuya ait diğer alanların ve   özel mülkiyetteki uygun alanların uygun teşviklerle endüstriyel ağaçlandırmaya tahsis edilmesi zarureti bulunmaktadır.

Türkiye’de başta Orman Genel Müdürlüğü olmak üzere kamu kurumları “endüstriyel ağaçlandırma” konusunda büyük bir gayret göstermektedir. Ancak özel sektör, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler dahil ilgili diğer paydaşların etkin bir şekilde rol alması ve sürece katılması zamanı gelmiştir.

12- Karbon finansmanı, gerek mevcut ormanların yönetilmesi ve iyileştirilmesi, gerekse yeni ağaçlandırmalarda, aynı zamanda üretilmiş orman ürün ve hizmetlerinin takibinde “dijitalleşmeyi ve standardizayonu” zorunlu hale getirmektedir.

Bu kapsamda;

“Orman Yönetim Konseyi (Forest Stewardship Council),

Orman Sertifikasyonu Onaylama Programı (Programme for the Endorsement of Forest Certification)

Avrupa Birliği Emisyon Ticareti Sistemi-European Union Emissions Trading System

İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi

Birleşmiş Milletler Çevresel-Ekonomik Muhasebe Sistemi- The System of Environmental-Economic Accounting (SEEA)

Gönüllü Karbon Piyasalarında uluslararası saygınlığa ve tanınırlığa sahip, UNFCCC’ye akredite olmuş Verified Carbon Standard (VERRA), Gold Standard, Plan Vivo gibi sertifikasyon kuruluşları benzer metodolojileri kullanmaktadır.

13- Türkiye’de iyileştirilmiş orman yönetimini veya ağaçlandırma-yeniden ormanlaştırma faaliyetlerini destekleyecek ulusal bir sertifikasyon sistemi bulunmamaktadır. Diğer taraftan böyle ulusal bir sistem kurulduğunda mevcut uluslararası sistemleri takip etmesi gerektiği aşikardır. Sistemin çalışırlığı üretilen sertifikaların satılması ile mümkün olacaktır. Uluslararası gereksinimleri taşımayan projeler ve sertifikasyon sistemlerine/firmalarına hem ulusal, hem de uluslararası firmalardan/fonlardan müşteri bulunması/yatırım alınması oldukça zor olacaktır.

14- Bu çerçevede, öncelikle bu alanda faaliyet gösterecek güçlü bir firma veya STK kurulmalı veya mevcut bir firma/stk bu amaca odaklanmalıdır. Bu oluşum içinde ormancılık, tarım, iklim, yenilenebilir enerji, mobilya, kağıt, karton gibi sektörlerde faaliyet gösteren firmalar, bilişim ve ARGE firmaları, akademisyenler, stk’lar, sanatçılar, toplum önderleri vs yer almalıdır.

15- Türkiye tarafından geliştirilmiş, dünya çapında uygulama kapasitesine sahip bir sertifikasyon sistemi esas olmakla birlikte başlangıç aşamasında VERRA, Gold Standart, Plan Vivo gibi uluslararası karbon ticaretini yönlendiren herhangi bir sertifikasyon sistemi ile işbirliğine gidilmesi uygun olacaktır.

16- Son zamanlarada tüm dünyada gönüllü karbon piyasaları kapsamında finanse edilecek projeleri destekleyecek fonlar kurulmaya başlanmış, bu fonlardaki parayı uygun şekilde hazırlanmış projelere yönlendirecek, fon sahipleri adına projeleri uygulayacak, izleyecek, denetleyecek aracı firmalar oluşmuştur.

Burada sistem şöyle işlemektedir.

17- Kısa vadede yapılabilecek en kolay ve etkin iş, bir aracı firma ile işbirliği içinde, uluslararası metodolojilere uygun bir proje hazırlamak, bu projeye fon bulmak ve uygulamak olarak öne çıkmaktadır.

Bunun için aracı firma kanalıyla uygun görülen bir sertifikasyon sistemi/firması ile işbirliğine gidilebilir.

18- Mevcut şartlarda, henüz mevzuat oluşmadığı için, kamuya ait alanlarda böyle bir proje uygulanması mümkün görünmemektedir.

Özel mülkiyete ait alanlarda bir özel ağaçlandırma projesi yapılabileceği değerlendirilmektedir. İlgili belgelerde proje alanının en azından beşyüz hektar veya bin hektar olması gerektiği dile getirilmektedir. Türkiye şartlarında böyle bir arazinin bütün olarak bulunması oldukça zordur.

Bu durumda farklı yerlerdeki arazilerin bir bütün olarak, aynı projenin çatısı altına alınabileceği değerlendirilmektedir.

Diğer taraftan uygun arazi bulunsa bile uluslararası metodolojiye uygun bir projenin yazımının üç yüz bin dolar (300 000 USD) civarında maliyet tutacağı ifade edilmektedir. Bu da dikkate alınması gereken bir husus olarak öne çıkmaktadır.

Bu projenin aynı zamanda Türkiyenin ulusal mevzuatı ile de uyumlu olması gerekmektedir. Bu sayede devlet teşviklerinden istifade edilmesi mümkün olacaktır. Ayrıca Türkiye’deki orman sektörünün büyüklüğü ve artarak devam edecek olan odun talebi dikkate alınarak sektörüdeki firmalar ve diğer taraflarla işbirliği yapılması son derece isabetli olacaktır.

Proje yazımı ve onayını müteakiben uygulaması ve izlenmesi gündeme gelecektir.

19- Sürecin başından itibaren başta Orman Genel Müdürlüğü ve Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı Sektörler ve Kamu Yatırımları Genel Müdürlüğü olmak üzere ilgili paydaşlarla işbirliği içinde çalışılması, mevzuatın buna göre şekillendirilmesi uygun olacaktır.

20- İklim değişikliği, karbon ticareti ve orman ürünlerine olan talebin her geçen gün artacağı dikkate alınarak ormancılık sanayi tarafından yönlendirilen bir özel fon kurulması ve bu fonu yönetecek bir firmanın/stk nın oluşturulması son derece isabetli olacaktır.

Bu arada,11 Şubat 2023 tarihinde Türk Hava Yollarının web sayfasını incelerken “Carbon Nötr Uçuşlar” başlıklı sayfaya denk geldim.

Sayfada şunlar yer alıyor:

Uçuşunuzun karbon emisyonunu dengelemeye hazır mısınız?

Dünyanın dört bir yanına uçmayı seviyoruz ama hava yolu seyahatlerimizin çevresel etkilerinin de farkındayız. İşte bu yüzden sizi uçuşunuzdan kaynaklanan karbon emisyonlarınızı dengelemeye davet ediyoruz.
Bize benzersiz deneyimler yaşatan yolculuklarımızı sürdürülebilir kılmak mümkün!

CO2mission ile Daha Sürdürülebilir Bir Geleceğe Doğru

• İklim Değişikliğiyle MücadeleHava yolu seyahatlerinin iklim üzerindeki etkisini azaltmaya yardımcı olmak adına en iyi ürün ve hizmetleri geliştirmek için çalışıyoruz.
• Değişimin Yeni Rotası:
  Karbon DengelemeÇevre bilincine sahip herkes için karbon dengelemeyi ulaşılabilir, kolay ve pratik hale getiriyoruz.
• Yarın İçin Şimdi Harekete
  Geçme ZamanıDünyaya karşı hepimizin sorumlu olduğunun bilinciyle sürdürülebilir bir yolculuğa adım atmaya ne dersiniz?

Çevreye Duyarlı Uçuşlar

Seyahatler hayatımızın vazgeçilmez bir parçası. Ancak uçuşların küresel karbon emisyonlarına etkisini artık hepimiz biliyoruz. Şimdi çevreye verdiğimiz zararı minimuma indirmek için daha sorumlu bir şekilde yolculuk etme zamanı. Karbon dengeleme sayesinde çevreye daha duyarlı uçuşlar yapabilirsiniz.

İşte bu amaçla, uçuşlardan kaynaklı emisyonları nötrlemek isteyen yolcular için karbon dengeleme fırsatı sunan CO₂mission platformunu hayata geçirdik.

CO₂mission, pratik ve doğru hesaplamalarla hava yolu seyahatlerinize ait emisyonlarınızı ölçmenize ve karbon ayak izinizi dengelemenize imkan sağlıyor.

Yolculuklarınızı daha çevreci hale getirmek için emisyonlarınızı dengelemeye hemen başlayın. Özenle seçilmiş projelerden oluşan geniş portföylerimiz sayesinde daha sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunun.

Daha Yaşanabilir Bir Dünyaya Yolculuk

Daha iyi bir dünya inşa etme yolundaki tüm çabaların çok değerli olduğuna inanıyoruz.

Sizi duyarlı bir şekilde seyahat ederek çevre bilinci yüksek bir topluluğa katılmaya davet ediyoruz.

Dünyayı iyileştiren katkılarınızla Birleşmiş Milletler’in belirlediği Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına (SKA) ulaşma yolcuğuna katılmaya hazır mısınız?

Karbon Nötr Uç

Karbon Dengeleme Projeleri

Şirketler kadar küresel ısınma ve iklim değişikliğine karşı mücadelede bireyler de önemli rol oynuyor.

Sürdürülebilirliği destekleyen ve çevreyi korumaya katkı sağlayan uluslararası projelerden oluşan portföylerimizle iklim değişikliği ile mücadeleyi daha pratik hale getiriyoruz.

Yenilenebilir enerji, verimli pişirme ocakları ve ağaçlandırma gibi çok sayıda projenin yer aldığı portföylerimizden istediğinizi seçerek uçuşunuzun çevre üzerinde bıraktığı etkiyi telafi etmeye katkıda bulunabilirsiniz.

Projelerimiz, küresel ölçekteki en titiz ve itibarlı sertifika programları olan Gold Standard (GS) ve Verified Carbon Standard (VCS) tarafından akredite edilmiş, uluslararası standartlara uygun, güvenilir projelerden oluşmaktadır.

YENİLENEBİLİR ENERJİ3 Proje

Sürdürülebilir bir gelecek için fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçişi destekleyin. Hidroelektrik, rüzgar ve güneş enerjisi gibi temiz enerji projeleriyle tanışın.

İncele

TOPLUMSAL FAYDA3 Proje

Enerji verimliliğini artırarak çevresel etkiyi en aza indirmenin yollarını keşfedin. Bir yandan iklim değişikliği ile mücadele ederken öte yandan yerel kalkınmaya destek olun.İncele

YEŞİL DÜNYA 4 Proje

Birçoğu ağaçlandırma projelerinden oluşan bu portföy ile daha yeşil bir geleceği güvence altına alın. CO2 emisyonlarını azaltmayı hedefleyen ağaçlandırma projelerine yatırım yapın ve uçuş kaynaklı karbon ayak izinizi azaltın.İncele

AĞAÇLANDIRMA Belém Brezilya Maisa REDD+

Projesi21.829,99 kgCO₂ Offseti

Maisa REDD+ Projesi; Biofilica Environmental Investments, Sipasa-Seringa ve Maísa-Moju Agroindustrial ortaklığı tarafından geliştirilmiştir.

Proje, Brezilya’nın Pará eyaletindeki Belém şehrinde yer almaktadır. Projenin gerçekleşeceği bölge, toprak çatışmalarının yaygın olduğu bir geçmişe sahiptir. Bu bölge, kereste üretimi ve büyükbaş hayvancılık nedeniyle ormansızlaşma tehdidiyle karşı karşıyadır. Proje, planlanmamış ormansızlaşma kaynaklı emisyonları, kaçak risklerini ve orman kalıcılığı ile ilgili risklerini azaltmayı amaçlamaktadır. Bu doğrultuda izlenmen stratejiler, proje alanında ormana ve farklı orman ürünlerine değer katmak (kapsam kazanımı), proje alanı sınırları içinde mülkiyet güvenliğinde daha etkin aksiyonlar almak, orman örtüsünün ve gelişiminin izlenmesi ve düşük emisyon yaratacak istihdam faaliyetleri olmak üzere üç başlıkta sıralanabilir. İklim başlığı altında, toplam 2,023,743.8 tCO2eq emisyon azaltımı hedeflenmektedir. Proje faaliyetleri sonucunda yılda ortalama 67,458.1 tCO2eq emisyon azaltımı sağlanacaktır. Proje, sürdürülebilir orman yönetimi uygulamalarını hayata geçirmeyi amaçlamaktadır. Bu kapsamda, yerel toplulukların bölgesel karar alma süreçlerindeki etkisi güçlendirilecektir. Bu proje, biyoçeşitlilik alanında nesli tükenmekte olan türlerin korunmasına yardımcı olmaktadır. Projenin gerçekleştiği alanda türü tehlikede olan 8 ağaç ve yok olma ihtimali bulunan en az 29 hayvan türü tespit edilmiştir.

STANDARD: VCU

DOĞRULAYICI: Rainforest Alliance

AĞAÇLANDIRMA

Cerro Largo Uruguay Guanaré Orman Tarımı20.880,86 kgCO₂ Offseti

Bu ağaçlandırma projesi ile odun üretimi, arazi restorasyonu ve karbon tutma hedeflenmektedir. Projenin tüm faaliyetleri Orman Yönetim Konseyi (FSC) sürdürülebilir orman yönetimi standartları ile uyumludur. Bu proje, Verified Carbon Standard (VCS) çatısı altında Ağaçlandırma, Yeniden Ormanlaştırma ve Yeniden Bitkilendirme (ARR) kategorisinde yer almaktadır. Proje, 50 yıldan daha uzun bir süre boyunca ağaç yetişmemiş arazilerin ormanlaştırılmasına dayanmaktadır. Projenin alanı, hayvancılık faaliyetleri sonucunda toprak erozyonu ve arazi bozulması meydana gelen 21.298 ha araziden oluşmaktadır. Bu alanda yapılacak olan orman tarımı sayesinde, katma değeri yüksek ve uzun ömürlü kereste ürünleri elde edilecektir. Ayrıca, yüksek miktarda karbondioksit atmosferden ayrıştırılacaktır. Proje faaliyetleri çerçevesinde 60 yılda toplam 7.644.973 tCO2 azalımı sağlanacaktır. Bu da yılda ortalama 127.416 tCO2 azalımı anlamına gelmektedir.

STANDARD:VCU

DOĞRULAYICI: Rainforest Alliance

• 

• 

• 

•